Okul Servis Araçları Yönetmeliği ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Dr. Orhan Aydoğdu yaptığı açıklamada, “25 Ekim 2017 tarihinde Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe giren Okul Servis Araçları Yönetmeliği tüm kamuoyunun malumu üzerine 24 Ekim tarihinde sabah saatlerinde İçişleri, Milli Eğitim, Aile ve Sosyal Politikalar, Ulaştırma ve Denizcilik Bakanlıkları tarafından yapılan basın toplantısı ile tanıtılmıştır. Ancak toplantıda Sağlık Bakanımızın yer almamasına rağmen toplantı sonucunda okul servis şoförü ve rehber personelin yılda bir kez aile hekiminden rapor alması şartı getirilmiştir. Yönetmelik ekinde ise bu rapora ait herhangi bir yönerge veya algoritma yoktur. Yani aile hekimi kendisine rapor talebi ile gelecek kişide hangi sağlık şartlarını arayacağını bilmemektedir. Örneğin kalp yetmezliği olan 60 yaşındaki bir şahıs okul servisi kullanabilir mi? Ya da hangi gözlük numarasına kadar servis taşımacılığı yapabilir? İşitme kaybı için sınır değer ne olmalıdır vs. soruların tamamı cevapsız bırakılmıştır. İşin bedensel kısmı ile ilgili olan tarafı bir yana psikiyatrik boyutu ile ilgili bir düzenleme de yapılmamıştır. Şoförlerden 5 yılda bir kez psikoteknik belge istenirken, rehber personel için böyle bir şart yoktur. Halihazırda psikoteknik belgenin ise şoförlere hiç pskiyatrist veya psikolog yüzü göstermeden sadece evrak üzerinden düzenlendiğini ise üzülerek gözlemlemekteyiz. Evlatlarını okul servisi ile okullarına gönderen velilere buradan açıkça bildirmek isteriz ki aile hekimi çerçevesi ve hiçbir şartı belli olmayan bu raporu düzenleyerek servis şoförü veya rehber personelin kasıtlı veya dolaylı olarak çocuğunuza zarar vermesini engelleyemez. Aile sağlığı merkezlerinin mevcut teknik donanım şartlarında bir kişinin gerek fiziksel ve gerekse de psikiyatrik arazlarını eksiksiz olarak tespit etmek tıbben mümkün değildir. Daha da önemlisi pedofili, şiddet eğilimi, epilepsi ve benzeri psikiyatrik ve nörolojik hastalıklar aile hekimi tarafından teşhis edilemeyebilir. İstenen bu raporda psikoteknik veya ehliyet raporundan daha kapsamlı bir tetkik veya tahlil şartı aranmamaktadır. Kişinin harici görüntüsüne bakarak psikopatolojik durumu hakkında yorum yapma yetisi ise biz aile hekimleri de dahil herhangi bir meslek grubunda mevcut değildir. Samsun Aile Hekimleri Derneği olarak geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızın okula ulaşımı ile güvenliği bizleri de ülkenin her bir ferdi kadar ilgilendirmekte olup yaşanan gelişmeleri kaygıyla takip etmekteyiz. Beklentimiz ise bir an evvel bakanlığımız tarafından bilimsel yöntemlerle hazırlanmış asgari muayene şartlarını içeren bir yönerge hazırlanmasıdır. Bu süreçte bakanlığımız ile işbirliği içinde çalışmayı taahhüt ettiğimizi kamuoyuna saygıyla bildiririz” diye konuştu.